₺0,00
Küresel Isınma,
Doğal Afetler ve Bilinçsiz Tarım Uygulamalarının
Tarımsal Üretim Üzerindeki Etkileri ve Önemi
Bitkiler
5 yıldır yapılan AR-GE faaliyetleri kapsamında
151 farklı bitkinin büyüme ve tat-aroma optimizasyonları başarılı bir şekilde sağlanmıştır.
Yenilikçi Tarım Teknolojileriyle
Geleceği Bugünden Şekillendiriyoruz.
Yenilikçi tarım yöntemlerimizle, su ve enerji tasarrufu sağlayarak,
kimyasal ilaç kullanımını azaltıyor ve dört mevsim boyunca kaliteli ürünler sunuyoruz.
Geleceğin tarımını bugünden şekillendiriyoruz.
Hiçbir Zirai İlaç Kullanmadan
Sağlıklı ürünler için kimyasal ilaçlar kullanılmadan üretim imkânı
%97 Daha Az Su Kullanımı
Sürdürülebilir bir gelecek için minimum su kullanarak üretim imkânı
Minimum Elektrik Kullanımı
Yeni nesil bitki aydınlatma modülleriyle ısınma sorunu olmadan minimum 2 kat daha az enerji kullanımı
2 Kat Daha Kısa Sürede Üretim
Bitki türü için özel olarak geliştirilmiş aydınlatma modülleri ile daha kısa sürede hasat imkânı
İstenilen Tat ve Aromada Üretim
Bitki türlerine özgü geliştirilen foton-spektrum algoritmalarıyla farklı tat-aromalarda üretim imkânı
Min. Alanda Maks. Verimle Üretim
Yeni nesil bitki aydınlatma modülleriyle ısınma sorunu olmadan minimum 2 kat daha az enerji kullanımı
12 Ay Boyunca Kesintisiz Üretim
Mevsimden bağımsız olarak 12 ay boyunca ürün yetiştirme imkânı
Yerinde Tohumdan Üretim
Minimum iş gücü ile hiçbir müdahale gerekmeden yerinde tohumdan üretim imkânı
Akıllı Tarımla
Yeşil Dünya’ya Yolculuk
Doğanın insanlara ihtiyacı yoktur;
insanların doğaya ihtiyacı vardır.
Küresel Isınma, Bilinçsiz Tarım vb.
Faktörlerin Üretim Üzerindeki Etkileri ve Önemi
Nüfus artışı
Dünya nüfusu, tarih boyunca önemli bir değişim gösterdi. 1920 yılında, Dünya'da yaklaşık olarak 2 milyar insan yaşıyordu. Bu rakam, 1980 yılına gelindiğinde neredeyse ikiye katlandı ve 4 milyara ulaştı. Bugün ise Dünya nüfusu, 8 milyar insanı aştı.
Gıda ve Su Krizi
Hiçbir önlem alınmazsa 2050 de Global çapta su ve gıda krizi beklenmektedir. BM’nin yaptığı bir araştırmada da 2080’de ekilebilir tarım alanlarının kalmayacağı öngörülmektedir.
Ekilebilir Alanların Azalması
Ülkemizde toprak verimliliğinin son 10 yılda %23 azaldığı gözlenirken, erozyon ve toprağın bozulması ile toprağın verimsizleşmesine neden olmaktadır. Bu kapsamda ekili alanların bilinçsizce kullanımı ve coğrafyanın doğal yapısından dolayı, Türkiye topraklarının %79'u su ve rüzgâr erozyonu tehdidi altındadır.
Zirai İlaçlar
Zirai ilaçların bilinçsizce kullanımı başta insan sağlığı olmak üzere tarım alanlarındaki hayvanlara ve tarımsal alanlarda toprak yapısının bozulmasıyla bu alanlara büyük zararlar vererek verimli ekilebilir tarım alanların yok olmasına neden olmaktadır.
Küresel Isınma
Dünya’nın ısınarak iklim değişikliğine sebep olması sonucu buzulların erimesi, deniz seviyesinin yükselmesi çöllerin genişlemesi, aşırı hava olayları, doğal afetler ve kuraklık Küresel Isınmanın başlıca sonuçlarıdır.
İklim Değişikliği
İklim değişikliğinin neden olduğu sıcak-soğuk hava dalgası, sel ve kuraklık gibi iklim olaylarıyla doğal afetlerdeki düzensiz artış üretimde istikrarı bozarak ürün kayıplarına neden olmaktadır.
Ürün Kayıpları Kırık yarım yaprak zarar görmüş yaprak
Düzensiz yağışlar tarımsal alanlarda kuraklığa ve ürün kayıplarına neden olmaktadır. Ülkemizde ise bu değişim bazı önemli tarım alanlarında ürün kayıplarının %40 oranına ulaşmıştır. Tedarik zincirinde ise bazı ürünlerin taşıma, depolama, işleme, paketleme ve dağıtım aşamalarında %51'e varan kaybı gözlemlenmektedir.
Toprak Verimliliği ve Tarım alanları
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), dünyada toprağın %33'ünün tahrip olduğunu, 2050 yılına kadar bunun %90'a yükselebileceğini bekliyor. FAO'ya göre sadece 2-3 santimetrelik sağlıklı toprağı oluşturmak 1000 yıl sürebiliyor.